bencede
New member
ETRAF Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın organize ettiği, 27 Aralık’ta çevrimiçi toplantılarla başlayan, dün de bini aşkın iştirakçiyle Konya Selçuklu Kongre Merkezi’nde açılışı yapılan İklim Şûrası, 25 Şubat’a kadar sürecek. Şuranın açılışından evvel Türkiye’nin tüm üniversitelerinden iştirakle 209 iklim elçisi gençlerle özel oturumda bir ortaya gelen Etraf, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, “Siz bizi yönlendirin, isteklerinizi yerine getirmek için elimizden geleni yapacağız” diye konuştu.
ÇABUK OLMALIYIZ
Şûra açılış konuşmasında Konya’nın iklim değişikliğinden derinden etkilendiğini, kuraklık, susuzluk, dev obruklarla yüzleştiğini, göllerini kaybetme riskiyle karşı karşıya kaldığına dikkat çeken Kurum, “İnsanlık olarak son dönemeçteyiz. Gidişatı değiştirebileceğimiz son 10 yılımız var. Ve bu fırsatı değerlendirebilecek son jenerasyon de biziz” dedi. Gelecek süreçte depolama, batarya, akıllı şebekelerin kurulumunun ve yenilenebilir güç kaynaklarına dayalı üretim tesisi sayılarının arttırılması gerektiğini söyleyen Kurum, “Elimizi çabuk tutmalıyız. Şurada alacağımız kararlarla, Türkiye’de kurulacak karbon fiyatlama düzeneğinin temel ögelerini şekillendirmiş olacağız ” diye konuştu
HEMEN İKLİM KANUNU
Türkiye’nin ivedilikle kapsamlı bir İklim Kanununa gereksinimi olduğunu ve hazırlıkları süren kanunun Türkiye’nin gelecek 100 yılını şekillendirecek çerçeve bir evrak olacağına inandığını söyleyen Bakan Kurum, “Bu kanun ile ortaya konulan iradenin yerele yansıması hayli değerli ve bunun için topyekun seferberlik gerekiyor. Belediyelerde iklim daire başkanlıkları ve sıfır atık müdürlüklerinin kurulmas mecburî hale getirildi. Belediyelerin finans sorunlarının tahlilini sağlayacak fikirlerin de şûrada ortaya konması kıymetli. Memleketler arası kuruluşlarla varılan mutabakat sonunda 3 milyar 157 milyon dolarlık iklim dayanak paketi deklare ettik. Bu kaynağı 3 yıl ortasında kullandıracağız. Vilayetler Bankası’nın da Dünya Bankası ve JICA işbirliği ile 20 milyar liralık finansman paketini de bu yılın birinci yarısında belediyelerin hizmetine sunuyoruz” dedi.
Şûrada, sera gazı azaltım kurulu, yeşil finansman ve karbon fiyatlama, lokal idareler, göç, adil geçiş ve öbür toplumsal siyasetler, Paris Mutabakatı ve İklim Rejiminde Milletlerarası Süreç üzere onlarca oturum ve panelle Türkiye’de ve dünyada iklim krizine karşı tahliller ele alınacak.
‘CİLO BUZULLARI ERİYOR’
DÜNYANIN önünde epeyce kritik bir hudut olduğunu kaydeden Murat Kurum, “Küresel ısınmayı 1.5 derecede tutabilmek. Bunun için global emisyonların 2030 yılında yüzde 45 azaltılmalı, 2050’de ise net sıfıra ulaşması gerekiyor. Bunun yolu tüm ülkelerin 2030’a kadar her yıl yüzde 7.6 azaltım yapmasından geçiyor. Özellikle güç, tarım, sanayi, ulaştırma ve yapı kesimlerinde süratli dönüşüm gerekiyor. Akdeniz havzasında bulunan Türkiye, iklim değişikliğinin tesirleri açısından yüksek riskli ülkeler içinde. Geçen yıl görülmemiş büyüklükte sel ve heyelanlar, yangınlar, yaşandı. Konya’da obrukların sayısı 600’ü geçti. Maalesef Türkiye’nin en büyük buzul kütlesi olan Hakkari Cilo dağındaki 20 bin yıllık Cilo buzulları her geçen gün biraz daha eriyor” sözlerini kullandı.
PLAN YIL SONUNA KADAR BM’DE
OLUŞACAK ortak kanaate bakılırsa Türkiye’nin aktüel Ulusal Katkı Beyanı ve Uzun devir Strateji ve Hareket Planının hazırlanacağını belirten Murat Kurum, yıl sonuna kadar BM İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi’nin sunulacağını söylemiş oldu. İklim dostu yatırımların hissesinin arttırılması için Türkiye Yeşil Faaliyet Standartlarını tanımlamak gerektiğini lisana getiren Kurum, standartlara ahenk güçlendikçe global yeşil finansman kaynaklarının Türkiye’ye çekilebileceğini belirtti. AB’nin Avrupa Yeşil Mutabakatı kapsamında yeni büyüme stratejisi benimsediğini söyleyen Kurum, bilhassa Sonda Karbon Düzenlemesinin ihracatının yüzde 45’ini AB’ye yapan Türkiye için hayati bir öge olduğunu vurguladı.
ÇABUK OLMALIYIZ
Şûra açılış konuşmasında Konya’nın iklim değişikliğinden derinden etkilendiğini, kuraklık, susuzluk, dev obruklarla yüzleştiğini, göllerini kaybetme riskiyle karşı karşıya kaldığına dikkat çeken Kurum, “İnsanlık olarak son dönemeçteyiz. Gidişatı değiştirebileceğimiz son 10 yılımız var. Ve bu fırsatı değerlendirebilecek son jenerasyon de biziz” dedi. Gelecek süreçte depolama, batarya, akıllı şebekelerin kurulumunun ve yenilenebilir güç kaynaklarına dayalı üretim tesisi sayılarının arttırılması gerektiğini söyleyen Kurum, “Elimizi çabuk tutmalıyız. Şurada alacağımız kararlarla, Türkiye’de kurulacak karbon fiyatlama düzeneğinin temel ögelerini şekillendirmiş olacağız ” diye konuştu
HEMEN İKLİM KANUNU
Türkiye’nin ivedilikle kapsamlı bir İklim Kanununa gereksinimi olduğunu ve hazırlıkları süren kanunun Türkiye’nin gelecek 100 yılını şekillendirecek çerçeve bir evrak olacağına inandığını söyleyen Bakan Kurum, “Bu kanun ile ortaya konulan iradenin yerele yansıması hayli değerli ve bunun için topyekun seferberlik gerekiyor. Belediyelerde iklim daire başkanlıkları ve sıfır atık müdürlüklerinin kurulmas mecburî hale getirildi. Belediyelerin finans sorunlarının tahlilini sağlayacak fikirlerin de şûrada ortaya konması kıymetli. Memleketler arası kuruluşlarla varılan mutabakat sonunda 3 milyar 157 milyon dolarlık iklim dayanak paketi deklare ettik. Bu kaynağı 3 yıl ortasında kullandıracağız. Vilayetler Bankası’nın da Dünya Bankası ve JICA işbirliği ile 20 milyar liralık finansman paketini de bu yılın birinci yarısında belediyelerin hizmetine sunuyoruz” dedi.
Şûrada, sera gazı azaltım kurulu, yeşil finansman ve karbon fiyatlama, lokal idareler, göç, adil geçiş ve öbür toplumsal siyasetler, Paris Mutabakatı ve İklim Rejiminde Milletlerarası Süreç üzere onlarca oturum ve panelle Türkiye’de ve dünyada iklim krizine karşı tahliller ele alınacak.
‘CİLO BUZULLARI ERİYOR’
DÜNYANIN önünde epeyce kritik bir hudut olduğunu kaydeden Murat Kurum, “Küresel ısınmayı 1.5 derecede tutabilmek. Bunun için global emisyonların 2030 yılında yüzde 45 azaltılmalı, 2050’de ise net sıfıra ulaşması gerekiyor. Bunun yolu tüm ülkelerin 2030’a kadar her yıl yüzde 7.6 azaltım yapmasından geçiyor. Özellikle güç, tarım, sanayi, ulaştırma ve yapı kesimlerinde süratli dönüşüm gerekiyor. Akdeniz havzasında bulunan Türkiye, iklim değişikliğinin tesirleri açısından yüksek riskli ülkeler içinde. Geçen yıl görülmemiş büyüklükte sel ve heyelanlar, yangınlar, yaşandı. Konya’da obrukların sayısı 600’ü geçti. Maalesef Türkiye’nin en büyük buzul kütlesi olan Hakkari Cilo dağındaki 20 bin yıllık Cilo buzulları her geçen gün biraz daha eriyor” sözlerini kullandı.
PLAN YIL SONUNA KADAR BM’DE
OLUŞACAK ortak kanaate bakılırsa Türkiye’nin aktüel Ulusal Katkı Beyanı ve Uzun devir Strateji ve Hareket Planının hazırlanacağını belirten Murat Kurum, yıl sonuna kadar BM İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi’nin sunulacağını söylemiş oldu. İklim dostu yatırımların hissesinin arttırılması için Türkiye Yeşil Faaliyet Standartlarını tanımlamak gerektiğini lisana getiren Kurum, standartlara ahenk güçlendikçe global yeşil finansman kaynaklarının Türkiye’ye çekilebileceğini belirtti. AB’nin Avrupa Yeşil Mutabakatı kapsamında yeni büyüme stratejisi benimsediğini söyleyen Kurum, bilhassa Sonda Karbon Düzenlemesinin ihracatının yüzde 45’ini AB’ye yapan Türkiye için hayati bir öge olduğunu vurguladı.