Sosyal Belirlenimcilik Ne Demek ?

yilmazbas

Global Mod
Global Mod
**Sosyal Belirlenimcilik Nedir?**

Sosyal Belirlenimcilik, toplumun ve sosyal çevrenin, bireylerin düşünce ve davranışlarını nasıl şekillendirdiğini açıklamaya çalışan bir teoridir. Bu kavram, bireylerin yalnızca genetik ya da biyolojik özellikleriyle değil, aynı zamanda içinde bulundukları sosyal yapı, kültürel normlar ve sosyal etkileşimlerle de şekillendiğini savunur. Sosyal belirlenimcilik, insan davranışlarını anlamada önemli bir yaklaşım olup, bireylerin kişiliklerinden toplumsal rollerine kadar birçok farklı özelliğin sosyal çevre tarafından belirlendiğini vurgular.

**Sosyal Belirlenimcilik ve Temel Kavramlar**

Sosyal belirlenimcilik teorisinin temelinde, bireylerin ve grupların sosyal çevreleri tarafından şekillendirildiği fikri yer alır. İnsanlar, yaşamları boyunca etkileşimde oldukları aile, arkadaşlar, okul, işyeri ve daha geniş anlamda toplumla bağlantı kurarak kendilerini tanımlarlar. Bu süreçte bireyler, toplumsal normlar ve değerlerle uyumlu bir şekilde düşüncelerini ve davranışlarını geliştirirler.

Sosyal belirlenimcilik, biyolojik determinism ve psikolojik determinism gibi diğer yaklaşımlarla karşılaştırıldığında, insan davranışlarını ve düşünce yapılarını yalnızca doğa ile açıklamaktan çok, toplumsal yapılarla ilişkilendirir. Bu bağlamda, sosyal yapılar bireylerin dünyayı nasıl algıladığını, hangi değerleri benimsediğini ve toplumsal cinsiyet, etnik köken, sınıf gibi faktörlerin nasıl kimlik oluşturduğunu anlamada önemli bir rol oynar.

**Sosyal Belirlenimcilik ve Toplumsal Cinsiyet**

Sosyal belirlenimcilik, toplumsal cinsiyetin bir sosyal yapı olduğuna dikkat çeker. Toplumsal cinsiyet rolleri, bireylerin toplumda erkek veya kadın olarak nasıl davranması gerektiğine dair beklentiler içerir. Sosyal belirlenimcilik teorisine göre, cinsiyetle ilgili bu roller doğuştan gelen bir özellik değil, sosyal öğrenme süreçleriyle şekillenir. Bu, bireylerin küçük yaşlardan itibaren toplumsal cinsiyet rollerini içselleştirmeleriyle ortaya çıkar. Örneğin, kız çocukları genellikle nazik, şefkatli ve yardımsever olmaya teşvik edilirken, erkek çocukları daha güçlü ve lider olmaya yönlendirilir.

Bu süreç, bireylerin toplumsal cinsiyet kimliklerini nasıl oluşturduğunu ve bu kimliklerin toplumsal normlara nasıl uyum sağladığını anlamada önemli bir bakış açısı sunar. Ayrıca, toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin kökenlerine dair de açıklamalar getirir.

**Sosyal Belirlenimcilik ve Eğitim**

Eğitim, sosyal belirlenimcilik teorisinin önemli bir bileşenidir. İnsanların eğitim hayatları, yalnızca akademik bilgi edinmelerini değil, aynı zamanda sosyal rollerini, değerlerini ve davranış biçimlerini de şekillendirir. Okul, öğrencilerin ailelerinden farklı bir sosyal çevreye girdikleri ilk yerlerden biridir ve burada öğrendikleri toplumsal normlar, bireylerin gelecekteki yaşamlarını büyük ölçüde etkiler.

Sosyal belirlenimcilik çerçevesinde, eğitim sisteminin bireylerin toplumdaki yerlerini nasıl belirlediği, hangi değerlerin öğretildiği ve hangi davranışların onaylandığı gibi konulara odaklanılır. Ayrıca eğitimdeki fırsat eşitsizliği de bu teoriden beslenen bir başka önemli konudur. Eğitimdeki eşitsizlikler, toplumsal sınıf, etnik köken ve cinsiyet gibi faktörlerin bireylerin eğitim başarısını nasıl etkilediğini açıklar.

**Sosyal Belirlenimcilik ve Suç Davranışı**

Sosyal belirlenimcilik teorisi, suç davranışlarını anlamada da önemli bir perspektif sunar. Suç, yalnızca bireysel ahlaki bozulmalarla açıklanamaz; aynı zamanda bireylerin yaşadıkları sosyal çevre tarafından da şekillendirilir. Suç davranışları, genellikle zayıf aile yapıları, yoksulluk, düşük eğitim seviyesi ve sosyal dışlanma gibi faktörlerle ilişkilidir. Sosyal belirlenimcilik, suç davranışının toplumsal faktörler tarafından şekillendirildiğini savunur.

Bireylerin suç işlemeye yönelmesi, çevresel faktörlerin etkisiyle anlaşılabilir. Bu bağlamda, sosyal çevre ve toplumsal yapıların, bireylerin suçla olan ilişkilerini nasıl şekillendirdiği önemlidir. Örneğin, şiddet içeren bir ailede büyüyen bir çocuğun, yetişkinliğinde benzer şiddet davranışları sergileme olasılığı daha yüksek olabilir. Bu nedenle, suçla mücadele ederken toplumsal yapıların değiştirilmesi gerektiği vurgulanır.

**Sosyal Belirlenimcilik ve Kültürel Değerler**

Kültürel değerler de sosyal belirlenimciliğin etkilediği bir diğer alandır. Bireylerin benimsediği kültürel değerler, toplumlarının bir yansımasıdır ve bu değerler, bireylerin davranışlarını şekillendirir. Örneğin, bireylerin iş ahlakı, aile içindeki roller, cinsellik, bireysel başarı gibi kavramlara dair inançlar büyük ölçüde toplumdan öğrenilir.

Sosyal belirlenimcilik, bu kültürel normların ve değerlerin nasıl bireylere aktarıldığını ve bireylerin toplumsal yapılarla nasıl etkileşimde bulunduklarını anlamada yardımcı olur. Kültürel değerler, toplumun mevcut ekonomik, siyasi ve dini yapılarının bir sonucudur ve bu değerlerin nesiller boyu aktarılması, toplumsal düzenin devamını sağlar.

**Sosyal Belirlenimcilik ve Toplumsal Değişim**

Sosyal belirlenimcilik, toplumsal değişimi de etkileyen bir faktördür. Toplumsal yapılar ve normlar zamanla değişebilir, bu da bireylerin düşüncelerini ve davranışlarını yeniden şekillendirebilir. Sosyal hareketler, toplumsal eşitsizliklere karşı gösterilen tepkiler ve kültürel devrimler, toplumsal belirlenimciliğin bir yansıması olarak görülebilir.

Örneğin, kadın hakları hareketi, cinsiyet rollerinin değişmesine ve kadınların toplumsal alandaki rollerinin yeniden şekillenmesine neden olmuştur. Bu tür toplumsal değişimler, bireylerin dünyayı algılama biçimlerini değiştirmiş ve toplumun toplumsal normları üzerinde büyük bir etki yaratmıştır.

**Sosyal Belirlenimcilik: Eleştiriler ve Tartışmalar**

Sosyal belirlenimcilik, güçlü bir toplumsal yapıyı savunsa da, eleştirmenler, bu teorinin bireyin özgürlüğünü ve özerkliğini yeterince dikkate almadığını öne sürerler. İnsanlar, çevrelerinden etkilenmiş olsalar da, kendi iradeleriyle de seçimler yapabilirler. Bu bağlamda, bireysel özgürlük ve kişisel sorumluluk gibi kavramlar, sosyal belirlenimcilik teorisine karşı çıkan noktalar arasında yer alır.

Sonuç olarak, sosyal belirlenimcilik, toplumun bireyler üzerindeki etkilerini anlamada önemli bir teorik çerçeve sunar. Toplum, kültür ve sosyal yapıların bireylerin düşünce ve davranışlarını nasıl şekillendirdiği üzerine yapılan bu teorik çalışmalar, toplumsal değişimlerin ve bireylerin davranışlarının daha iyi anlaşılmasını sağlar. Ancak bu teorinin bireysel seçim ve özgür irade üzerinde yeterince durmaması da önemli eleştiriler arasında yer alır.
 
Üst