bencede
New member
Rusya’daki küçük ölçekli girişimcilerle şahıslara bavul ticareti kapısının bir daha açılması gerektiğini iş etraflarının ombundsmanı Boris Titov gündeme getirdi. Rusya iktisadının bin farklı kalemi kapsayan ekonomik yaptırımlardan belini doğrultmasının birkaç yıl alacağını vurgulayan Titov, “Rusya’ya yönelik uygulanan ekonomik yaptırımlar periyodunda kurtarıcımız orta ve küçük teşebbüsçüler olacak. Rusya’da milyonlarca insanı kapsayan bu kategoriye ferdî inisiyatif kullanma müsaadesi verilmeli. Bavul ticareti özgür bırakılarak yaptırımlar niçiniyle Rusya’ya toptan giriş yapamayan malların alternatif yollardan bavulla ithal edilmesinin yolu açılmalı” dedi.
MERKEZ BANKASI RAPORLADI
Rusya da geçen hafta Titov’un görüşlerine paralel bir rapor yayınlamıştı. Yayınlanan raporda bavul ticaretinin 90’lı senelerda olduğu üzere bir daha canlandırılması halinde gelirlerini kaybeden epey sayıda beşere yarar kapısı olacağı vurgulandı. Batı ülkelerinin yaptırımlarının akabinde yurtharicinden gelen yolcuların yanlarında getirdikleri gümrüğe tabi olmayan aylık mal bedeli 200 ’dan 1000 Euro’ya çıkartılmıştı. Bavul ticareti denince Rusların aklına iki ülke geliyor. Birincisi Çin, oburu ise Türkiye. Türkiye ile Rusya içinde bavul ticareti 1995 yılında başlamış ve iktisadın önemli gelir kalemlerinden biri olmuştu. Rusya ile Türkiye içinde yapılan bavul ticareti genelde dokumacılık mamüllerini kapsayarak ‘Laleli pazarı’ olarak ün yapmıştı. Kırım krizinin yaşandığı 2014 yılında başta Rusya olmak üzere eski Sovyet cumhuriyetleri Laleli pazarından yaklaşık 8 milyar dolarlık mal alımı gerçekleştirmişti. 2014 yılından daha sonra büyük ölçüde azalan bavul ticareti 8 yıl ortadan daha sonra ikinci Ukrayna kriziyle bir daha gündeme gelmiş oldu. bir daha başlatılması durumunda Rusya ile Türkiye içinde bavul ticaretinin dokuma mamüllerinin yanı sıra araba kesimleri ve elektronik eşyalara da yönelmesi bekleniyor.
MERKEZ BANKASI RAPORLADI
Rusya da geçen hafta Titov’un görüşlerine paralel bir rapor yayınlamıştı. Yayınlanan raporda bavul ticaretinin 90’lı senelerda olduğu üzere bir daha canlandırılması halinde gelirlerini kaybeden epey sayıda beşere yarar kapısı olacağı vurgulandı. Batı ülkelerinin yaptırımlarının akabinde yurtharicinden gelen yolcuların yanlarında getirdikleri gümrüğe tabi olmayan aylık mal bedeli 200 ’dan 1000 Euro’ya çıkartılmıştı. Bavul ticareti denince Rusların aklına iki ülke geliyor. Birincisi Çin, oburu ise Türkiye. Türkiye ile Rusya içinde bavul ticareti 1995 yılında başlamış ve iktisadın önemli gelir kalemlerinden biri olmuştu. Rusya ile Türkiye içinde yapılan bavul ticareti genelde dokumacılık mamüllerini kapsayarak ‘Laleli pazarı’ olarak ün yapmıştı. Kırım krizinin yaşandığı 2014 yılında başta Rusya olmak üzere eski Sovyet cumhuriyetleri Laleli pazarından yaklaşık 8 milyar dolarlık mal alımı gerçekleştirmişti. 2014 yılından daha sonra büyük ölçüde azalan bavul ticareti 8 yıl ortadan daha sonra ikinci Ukrayna kriziyle bir daha gündeme gelmiş oldu. bir daha başlatılması durumunda Rusya ile Türkiye içinde bavul ticaretinin dokuma mamüllerinin yanı sıra araba kesimleri ve elektronik eşyalara da yönelmesi bekleniyor.