Merkantilizmi Kim Ortaya Attı ?

Bengu

New member
Merkantilizmi Kim Ortaya Attı?

Merkantilizm, 16. yüzyılın sonları ile 18. yüzyılın başlarına kadar Avrupa'da ekonomik düşünceye hâkim olan bir ekonomi politikasıdır. Bu düşünce okulu, özellikle Avrupa'nın denizaşırı sömürge imparatorlukları kurmaya başlamasıyla paralel bir şekilde gelişmiştir. Peki, merkantilizmin temellerini atan kişi kimdir? Merkantilizmin ortaya çıkışı ve gelişimi, tarihsel süreç içerisinde çok sayıda düşünür ve hükümet politikasının etkisiyle şekillenmiştir. Ancak genellikle merkantilizmin kurucusu olarak belirli bir kişi öne çıkmasa da, bu ekonomik anlayışın gelişmesinde önemli rol oynayan birkaç ana figür bulunmaktadır.

Merkantilizmin Doğuşu ve Temel İlkeleri

Merkantilizm, esasen zenginlik ve ekonomik güç için bir ulusun dış ticareti ve altın-gümüş gibi değerli madenler üzerindeki kontrolünü artırmasını öneren bir ekonomik teoriydi. Bu düşünceye göre, bir ülkenin zenginliği, sahip olduğu değerli metallerin miktarına bağlıydı ve dış ticaretin fazla vererek gerçekleştirilmesi gerektiği savunuluyordu. Merkantilizmde, ülkeler ihracatı artırıp, ithalatı azaltarak dış ticaret fazlası yaratmaya çalıştılar.

Altın ve gümüş, merkantilist düşünürler için ekonomik gücün temel belirleyicileriydi. Bu yüzden devletler, bu değerli metallerin ülkeye akışını artırmak için çeşitli ticaret ve finansal politikalar geliştirdi. Ayrıca merkantilizm, devlet müdahalesini ekonomik süreçlere yayarak, yerli sanayinin gelişmesini teşvik etmeye çalışıyordu. Bu süreçte, kolonileşme de merkantilist düşüncenin bir parçası haline geldi. Koloniler, metallerin ve hammaddelerin kaynağı olarak görülüyordu.

Merkantilizmi Kim Ortaya Attı?

Merkantilizmin doğuşu, belirli bir kişiye atfedilemez, çünkü bu düşünce tarzı bir süreç içinde zamanla şekillenmiştir. Ancak, merkantilizmin gelişiminde önemli katkılar sağlayan birkaç isim bulunmaktadır. Bu düşüncenin temelleri, özellikle 16. yüzyılda Avrupa'da ekonomik değişimlerle paralel bir şekilde ortaya çıkmıştır. Bu dönemin en önemli isimlerinden biri, Jean Bodin'dir. Bodin, "devletin zenginliğinin artırılması" fikrini savunmuş ve bu düşünceyi, merkantilizmin temel taşlarından biri olarak kabul edebiliriz. Jean Bodin, devlet müdahalesinin gerekli olduğu ve bu müdahalenin dış ticaretin kontrolüyle güçlendirileceği görüşünü benimsemiştir.

Ayrıca Thomas Mun da merkantilist düşüncenin yayılmasına katkı sağlamıştır. Mun, İngiltere'de en bilinen merkantilist teorisyenlerden biridir. Mun'un en bilinen eseri "England's Treasure by Forraign Trade" (İngiltere'nin Yabancı Ticaretten Kazancı) adlı eseridir. Bu eserde, dış ticaretin fazla vererek bir ülkenin altın ve gümüş rezervlerini artıracağı savunulmuştur. Thomas Mun, İngiltere'nin denizaşırı ticaretini ve kolonilerini kontrol etmenin, ülkenin ekonomik gücünü artırmada önemli bir yol olduğunu belirtmiştir.

Merkantilizm ve Devlet Müdahalesi

Merkantilizmin en belirgin özelliklerinden biri, devletin ekonomiye müdahalesine verdiği önemdir. Merkantilizm, serbest piyasa ekonomisini reddeder ve devletin, özellikle dış ticaret, sanayi ve finansal alanda güçlü bir denetim mekanizması kurmasını savunur. Merkantilistler, ekonominin yalnızca serbest piyasa mekanizmaları ile değil, devletin aktif müdahalesi ile gelişebileceğine inanırlardı. Bu, aslında merkantilizmin temel amacının sadece ekonomik büyüme değil, aynı zamanda milli gücün artırılması olduğunun bir göstergesidir.

Devletin ticaret politikaları, gümrük vergileri, kotalar, devlet destekli sanayi teşvikleri ve hatta askeri gücün kullanımı gibi araçlarla dış ticaret üzerinde kontrol kurmaya çalışması, merkantilizmin merkezî bir özelliğidir. Merkantilizmde, dış ticaret fazlası yaratılması gerektiği savunulurken, bu fazlanın içerideki sanayinin büyümesine ve kalkınmasına katkı sağlaması beklenirdi.

Merkantilizmin Çöküşü ve Neoliberalizme Geçiş

Merkantilizmin etkisi, 18. yüzyılın sonlarına doğru azalmaya başladı. Bunun başlıca nedeni, merkantilist politikaların, özellikle devlet müdahalesine dayalı ekonomik düzenlemelerin uzun vadede verimli olmamasıydı. Ayrıca, liberal ekonominin savunucusu olan Adam Smith gibi düşünürler, serbest piyasa ekonomisinin daha verimli ve sürdürülebilir olduğunu savunarak merkantilizmin eleştirisini yapmışlardır. Smith’in "Ulusların Zenginliği" adlı eserinde serbest ticaretin ve piyasa güdümlü ekonominin faydalarını vurgulaması, merkantilizmin düşüşünde önemli bir etken olmuştur.

Ayrıca sanayileşme sürecinin hız kazanması, kapitalist üretim biçiminin gelişmesi ve küresel ticaretin genişlemesi gibi faktörler de merkantilizmin yerini neoliberal düşünceye bırakmasına zemin hazırlamıştır.

Merkantilizme Eleştiriler ve Etkileri

Merkantilizm, başlangıçta ekonomik büyüme ve ulusal güç kazanımı açısından cazip bir model gibi görünse de, uzun vadede birçok eleştiri almıştır. Merkantilizmin eleştirilen başlıca noktalarından biri, dış ticaretin yalnızca ihracat artışıyla sınırlı tutulmasının ve ithalatın kısıtlanmasının, ekonomik dengesizliklere yol açmasıdır. Ayrıca, devlet müdahalesinin artırılması ve rekabetin kısıtlanması, verimliliği azaltabilir ve toplumun daha geniş kesimlerinin refahını olumsuz etkileyebilir.

Sonuç olarak, merkantilizm, doğrudan bir kişi tarafından ortaya atılmamış olsa da, önemli ekonomik figürlerin katkılarıyla şekillenmiş bir ekonomik teoridir. Jean Bodin, Thomas Mun ve Adam Smith gibi düşünürler, merkantilizmin gelişmesine ve çöküşüne yön vermiştir. Merkantilizm, tarihsel bir aşama olarak modern ekonominin temellerini atmasa da, ekonomik düşünceler ve devlet müdahalesinin önemini vurgulamış, bu bağlamda önemli bir aşama olarak kalmıştır.
 
Üst