Serkan
New member
Kahramanmaraş Depremi Öncesinde Öncelikli Deprem: Gerçekten Önceden "Hissettim" diyen Var mı?
Herkese merhaba!
Bugün biraz daha farklı bir şeyler yapalım diyorum. Depremler gibi ciddi konuları mizahi bir bakış açısıyla ele almak, belki de en iyi stres atma yöntemidir, değil mi? Depremi, doğal felaketi eğlenceli bir şekilde ele almak nasıl mümkün olabilir? Bunu bir parça merak ettim ve böyle bir yazı yazmaya karar verdim.
Kahramanmaraş depremi, hepimizin yüreğini derinden sarsmıştı. Fakat, bu yazının amacı, ciddiyetin bir kenara bırakılmasından çok, “acaba bu depremi önceden hissedebilecek bir yeteneğe sahip miyiz?” sorusunu mizahi bir dille tartışmak. Çünkü şu bir gerçek: "Hissettim, önceden olacağını tahmin ettim!" diyen o kadar çok insan var ki, sanki herkes birer deprem tahmincisi olmuş da biz haberleri kaçırmışız gibi!
Hadi, gelin biraz eğlenelim, belki de komik bir şekilde konuya bakınca daha fazla şey öğreniriz. Bunu yazarken aklıma gelen birkaç soruyu forumdaşlarla paylaşarak, daha fazla insanın bu konuda kafa yormasını istiyorum. Yorumlarınızı, düşüncelerinizi bekliyorum!
Kadınlar ve Erkekler Deprem Konusunda Ne Düşünüyor?
Şimdi, Kahramanmaraş depremi öncesinde gerçekten bir "öncü deprem" oldu mu sorusuna cevap vermek için biraz kadın ve erkek bakış açıları üzerinden düşünelim. Hadi gelin, biraz mizahi bir kıyaslama yapalım.
Erkekler genellikle problem çözme odaklıdır, değil mi? Bu yüzden Kahramanmaraş depreminden önce, "Ben daha geçen gün sallanmıştım, her şey normal, muhtemelen bir şey olmayacak" gibi bir bakış açısına sahip olabilirler. Yani her şeyin yolunda olduğuna dair mantıklı bir çözüm bulurlar. Hatta, deprem öncesinde hafif bir sarsıntı hissetmiş olan bir adam, hemen "Bu küçük, yani ufak bir rüzgar etkisi" gibi açıklamalarla rahatlatmaya çalışacaktır.
Kadınlar ise, genellikle olaylara daha empatik bir şekilde yaklaşırlar. Her sarsıntıyı, "Aman Tanrım, hissettiniz mi? Bence bu ciddi olabilir!" diyerek alarm verebilirler. O kadar empatiklerdir ki, sadece kendilerini değil, başkalarını da koruma içgüdüsüyle hemen sosyal medya üzerinden "Arkadaşlar dikkat edin, bir şeyler oluyor!" şeklinde haber verirler.
Hadi, düşünün! O zamanlar bir "öncü deprem" hissetmiş olanları tartışalım. Bunu ilk fark eden kadınlar mıydı, yoksa sadece erkekler mi "Yine ne var ki, sakin ol" diyerek durumu normalleştiriyordu? Yorumlarınızda bu bakış açılarını tartışmak isterim, çünkü her iki görüş de tam anlamıyla doğruluk payı taşıyor, değil mi?
Herkes Depremi Hissetmiş de Bunu Neden Söyleyememiş?
Birçok kişi, "Önceden hissetmiştim" diyor. Peki o zaman, neden kimse önceden bağırıp çağırıp "Arkadaşlar, deprem olacak!" demedi? Belki de depremi hissedenlerin, bir tür kahramanlık testinden geçmeye çalıştıklarını kabul etmemiz gerekebilir. Yani biri gerçekten "Hissediyorum" dediğinde, diğerleri hemen "Aa, sen nasıl tahmin ettin?" diyerek, bir yandan da böyle büyük felaketi önceden görme gibi bir süper güce sahip olmalarını kutluyorlar. Biraz ironik değil mi?
Bunun bir başka ilginç yanı, deprem gibi bir felaketi anlamaya çalışan herkesin hissettiği "sıkıntı" farklı olabiliyor. Bir adam depremin ilk sarsıntısını "Evet, biraz sallanmış olabiliriz ama büyük ihtimalle rüzgar yüzünden" diye açıklarken, bir kadın hemen "Bu hiç normal değil! Bunu hissettiniz mi?" diye soruyor. İkisi de olayla alakalı, fakat algılarındaki farklılık gerçekten çok dikkat çekici.
Peki Gerçekten Önceden "Hissetmek" Mümkün Mü?
Gelelim en önemli soruya: Gerçekten depremleri önceden hissetmek mümkün mü? Veya daha doğrusu, insanlar kendilerini "Tahminci" olarak mı görmek istiyor? Bu konuda, bilimsel bir görüş vermek kesinlikle çok kolay olmayacaktır, ancak şunu söylemek mümkün: Depremler öncesindeki titreşimler, çoğu zaman çok hafif olurlar ve bazen bu titreşimler yanlış anlaşılabilir. Yani "Küçük bir sarsıntı" ile "Önceden gelen sinyaller" arasındaki sınır oldukça bulanıktır.
Deprem tahminciliği ciddi bir konu olsa da, çoğu zaman insanlar bir tür "Öncü his" ya da "doğal içgüdü" ile depreme dair bir şeyler hissettiklerini iddia edebilirler. Ama bir yandan da, deprem uzmanları, bunları bilimsel olarak izah etmeyi bir hayli zor buluyorlar.
Şimdi, forumu biraz daha neşelendirelim! Eğer gerçekten depremlerden önce bir şeyler hissedebiliyorsak, neden bu konuda bir uygulama geliştirmiyoruz? Deprem hissedici bir app! Ne dersiniz? Uygulama "Deprem 5 dakika içinde olacak!" diye bildirim gönderecek. Tabii, tabii, 5 dakikalık sarsıntıyı hissetmek bir anda "Bunu hissettim" diyenlere ne kadar faydalı olur, orası tartışılır!
Sonuçta: Bu Konuyu Birlikte Nasıl Ele Alabiliriz?
Forumdaşlar! Yorumlarda buluşalım. Siz de önceki sarsıntılarda "Hissettim" diyenlerden misiniz? Yoksa "Her şey yolunda" diyenlerden? Kimseyi yargılamıyorum, ancak biraz eğlenceli bir tartışma ortamı oluşturalım! Hadi bakalım, düşüncelerinizi paylaşın ve “Deprem öncesi hissetme” yeteneğiniz varsa, lütfen hemen yorumlara yazın! Belki de hepimizin birer "Deprem Süper Kahramanı" olduğumuzu öğreniriz.
Herkese merhaba!
Bugün biraz daha farklı bir şeyler yapalım diyorum. Depremler gibi ciddi konuları mizahi bir bakış açısıyla ele almak, belki de en iyi stres atma yöntemidir, değil mi? Depremi, doğal felaketi eğlenceli bir şekilde ele almak nasıl mümkün olabilir? Bunu bir parça merak ettim ve böyle bir yazı yazmaya karar verdim.Kahramanmaraş depremi, hepimizin yüreğini derinden sarsmıştı. Fakat, bu yazının amacı, ciddiyetin bir kenara bırakılmasından çok, “acaba bu depremi önceden hissedebilecek bir yeteneğe sahip miyiz?” sorusunu mizahi bir dille tartışmak. Çünkü şu bir gerçek: "Hissettim, önceden olacağını tahmin ettim!" diyen o kadar çok insan var ki, sanki herkes birer deprem tahmincisi olmuş da biz haberleri kaçırmışız gibi!
Hadi, gelin biraz eğlenelim, belki de komik bir şekilde konuya bakınca daha fazla şey öğreniriz. Bunu yazarken aklıma gelen birkaç soruyu forumdaşlarla paylaşarak, daha fazla insanın bu konuda kafa yormasını istiyorum. Yorumlarınızı, düşüncelerinizi bekliyorum!
Kadınlar ve Erkekler Deprem Konusunda Ne Düşünüyor?
Şimdi, Kahramanmaraş depremi öncesinde gerçekten bir "öncü deprem" oldu mu sorusuna cevap vermek için biraz kadın ve erkek bakış açıları üzerinden düşünelim. Hadi gelin, biraz mizahi bir kıyaslama yapalım.
Erkekler genellikle problem çözme odaklıdır, değil mi? Bu yüzden Kahramanmaraş depreminden önce, "Ben daha geçen gün sallanmıştım, her şey normal, muhtemelen bir şey olmayacak" gibi bir bakış açısına sahip olabilirler. Yani her şeyin yolunda olduğuna dair mantıklı bir çözüm bulurlar. Hatta, deprem öncesinde hafif bir sarsıntı hissetmiş olan bir adam, hemen "Bu küçük, yani ufak bir rüzgar etkisi" gibi açıklamalarla rahatlatmaya çalışacaktır.
Kadınlar ise, genellikle olaylara daha empatik bir şekilde yaklaşırlar. Her sarsıntıyı, "Aman Tanrım, hissettiniz mi? Bence bu ciddi olabilir!" diyerek alarm verebilirler. O kadar empatiklerdir ki, sadece kendilerini değil, başkalarını da koruma içgüdüsüyle hemen sosyal medya üzerinden "Arkadaşlar dikkat edin, bir şeyler oluyor!" şeklinde haber verirler.
Hadi, düşünün! O zamanlar bir "öncü deprem" hissetmiş olanları tartışalım. Bunu ilk fark eden kadınlar mıydı, yoksa sadece erkekler mi "Yine ne var ki, sakin ol" diyerek durumu normalleştiriyordu? Yorumlarınızda bu bakış açılarını tartışmak isterim, çünkü her iki görüş de tam anlamıyla doğruluk payı taşıyor, değil mi?
Herkes Depremi Hissetmiş de Bunu Neden Söyleyememiş?
Birçok kişi, "Önceden hissetmiştim" diyor. Peki o zaman, neden kimse önceden bağırıp çağırıp "Arkadaşlar, deprem olacak!" demedi? Belki de depremi hissedenlerin, bir tür kahramanlık testinden geçmeye çalıştıklarını kabul etmemiz gerekebilir. Yani biri gerçekten "Hissediyorum" dediğinde, diğerleri hemen "Aa, sen nasıl tahmin ettin?" diyerek, bir yandan da böyle büyük felaketi önceden görme gibi bir süper güce sahip olmalarını kutluyorlar. Biraz ironik değil mi?
Bunun bir başka ilginç yanı, deprem gibi bir felaketi anlamaya çalışan herkesin hissettiği "sıkıntı" farklı olabiliyor. Bir adam depremin ilk sarsıntısını "Evet, biraz sallanmış olabiliriz ama büyük ihtimalle rüzgar yüzünden" diye açıklarken, bir kadın hemen "Bu hiç normal değil! Bunu hissettiniz mi?" diye soruyor. İkisi de olayla alakalı, fakat algılarındaki farklılık gerçekten çok dikkat çekici.
Peki Gerçekten Önceden "Hissetmek" Mümkün Mü?
Gelelim en önemli soruya: Gerçekten depremleri önceden hissetmek mümkün mü? Veya daha doğrusu, insanlar kendilerini "Tahminci" olarak mı görmek istiyor? Bu konuda, bilimsel bir görüş vermek kesinlikle çok kolay olmayacaktır, ancak şunu söylemek mümkün: Depremler öncesindeki titreşimler, çoğu zaman çok hafif olurlar ve bazen bu titreşimler yanlış anlaşılabilir. Yani "Küçük bir sarsıntı" ile "Önceden gelen sinyaller" arasındaki sınır oldukça bulanıktır.
Deprem tahminciliği ciddi bir konu olsa da, çoğu zaman insanlar bir tür "Öncü his" ya da "doğal içgüdü" ile depreme dair bir şeyler hissettiklerini iddia edebilirler. Ama bir yandan da, deprem uzmanları, bunları bilimsel olarak izah etmeyi bir hayli zor buluyorlar.
Şimdi, forumu biraz daha neşelendirelim! Eğer gerçekten depremlerden önce bir şeyler hissedebiliyorsak, neden bu konuda bir uygulama geliştirmiyoruz? Deprem hissedici bir app! Ne dersiniz? Uygulama "Deprem 5 dakika içinde olacak!" diye bildirim gönderecek. Tabii, tabii, 5 dakikalık sarsıntıyı hissetmek bir anda "Bunu hissettim" diyenlere ne kadar faydalı olur, orası tartışılır!
Sonuçta: Bu Konuyu Birlikte Nasıl Ele Alabiliriz?
Forumdaşlar! Yorumlarda buluşalım. Siz de önceki sarsıntılarda "Hissettim" diyenlerden misiniz? Yoksa "Her şey yolunda" diyenlerden? Kimseyi yargılamıyorum, ancak biraz eğlenceli bir tartışma ortamı oluşturalım! Hadi bakalım, düşüncelerinizi paylaşın ve “Deprem öncesi hissetme” yeteneğiniz varsa, lütfen hemen yorumlara yazın! Belki de hepimizin birer "Deprem Süper Kahramanı" olduğumuzu öğreniriz.
