celikci
New member
Bir NASA hekiminin gerçeğe yakın, dijital bir manzarası, Milletlerarası Uzay İstasyonunda bir hologram olarak yansıtıldı. Bu teknoloji Microsoft tarafınca geliştirildi ve birinci vakit içinderda Avrupa Uzay Ajansı astronotları tarafınca kullanılmaya başlandı.
Uzay Yolu’nu (Star Trek) biliyorsanız, Starship Enterprise’daki mürettebatın “ışınlanabiliyor” ve öbür gemilere yahut dünyalara gidebiliyor olduğunu da kesinlikle biliyor olmalısınız. Her ne kadar yeni teknoloji bunu tam olarak başaramasa da, bir benzerini hayata geçiriyor.
Yeni irtibat teknolojisi, “hologram” ve “teleportation“ın (teleportasyon – ışınlanma) bir karışımı olan “holoportasyon” olarak isimlendiriliyor. Holoportasyon, Dünya’daki bilim insanları ve dünya dışına çıkmış astronotlar içinde sesli ve görsel etkileşimlere imkan tanıyor.
Dr. Josef Schmid ve grubu de sanal olarak UUİ’ye taşındı. Kendilerine benzeyen imgeleri yüksek teknoloji eseri bir kamera tarafınca kaydedildi, bir data belgesi olarak sıkıştırıldı ve UUİ’ye ışınlandı.
Uzay istasyonundaki astronotlar, dijital tabipleri UUİ ortamıyla harmanlayan bir başlık olan, Microsoft’un HoloLens isimli “karma gerçeklik başlığı” ile hologramı izleyebildi. Yeni teknoloji, uzun vadeli uzay seyahatinin güvenliğini ve muvaffakiyetini büyük ölçüde artırabilir.
Dr. Schmid, “Üzerinde çalıştığınız şey ile ilgili en yeterli eğitmeni yahut bilhassa karmaşık bir teknoloji kelam konusu olduğunda gerçek tasarımcısını her yere yanınızda getirebileceğinizi hayal edin” dedi.
bir daha de, uzay istasyonları ve başka gezegenler içindeki büyük aralıklar, mürettebat ve yerdeki grup içinde bir gecikmeye niye oluyor. Örneğin bu prosedür kullanılarak Mars ile irtibat kurulacak olsa, 20 dakikalık bir gecikme yaşanabilir.
Microsoft, HoloLens’i birinci vakit içinderda 2015’te sahneye çıkarttı ve Meta üzere öbür şirketler sanal gerçeklikle uğraşırken, güçlendirilmiş gerçeklik konusunda büyük adımlar attı. Şu an her ne kadar son kullanıcı için bir HoloLens almak cazibeli görünmese de, şirket askeri uygulamalar için HoloLenses geliştiriyor ve bu gayeyle ABD Ordusu ile 22 milyar dolarlık bir muahede da imzaladı.
Uzay Yolu’nu (Star Trek) biliyorsanız, Starship Enterprise’daki mürettebatın “ışınlanabiliyor” ve öbür gemilere yahut dünyalara gidebiliyor olduğunu da kesinlikle biliyor olmalısınız. Her ne kadar yeni teknoloji bunu tam olarak başaramasa da, bir benzerini hayata geçiriyor.
Yeni irtibat teknolojisi, “hologram” ve “teleportation“ın (teleportasyon – ışınlanma) bir karışımı olan “holoportasyon” olarak isimlendiriliyor. Holoportasyon, Dünya’daki bilim insanları ve dünya dışına çıkmış astronotlar içinde sesli ve görsel etkileşimlere imkan tanıyor.
Dr. Josef Schmid ve grubu de sanal olarak UUİ’ye taşındı. Kendilerine benzeyen imgeleri yüksek teknoloji eseri bir kamera tarafınca kaydedildi, bir data belgesi olarak sıkıştırıldı ve UUİ’ye ışınlandı.
Uzay istasyonundaki astronotlar, dijital tabipleri UUİ ortamıyla harmanlayan bir başlık olan, Microsoft’un HoloLens isimli “karma gerçeklik başlığı” ile hologramı izleyebildi. Yeni teknoloji, uzun vadeli uzay seyahatinin güvenliğini ve muvaffakiyetini büyük ölçüde artırabilir.
Dr. Schmid, “Üzerinde çalıştığınız şey ile ilgili en yeterli eğitmeni yahut bilhassa karmaşık bir teknoloji kelam konusu olduğunda gerçek tasarımcısını her yere yanınızda getirebileceğinizi hayal edin” dedi.
bir daha de, uzay istasyonları ve başka gezegenler içindeki büyük aralıklar, mürettebat ve yerdeki grup içinde bir gecikmeye niye oluyor. Örneğin bu prosedür kullanılarak Mars ile irtibat kurulacak olsa, 20 dakikalık bir gecikme yaşanabilir.
Microsoft, HoloLens’i birinci vakit içinderda 2015’te sahneye çıkarttı ve Meta üzere öbür şirketler sanal gerçeklikle uğraşırken, güçlendirilmiş gerçeklik konusunda büyük adımlar attı. Şu an her ne kadar son kullanıcı için bir HoloLens almak cazibeli görünmese de, şirket askeri uygulamalar için HoloLenses geliştiriyor ve bu gayeyle ABD Ordusu ile 22 milyar dolarlık bir muahede da imzaladı.