bencede
New member
2023’te ihracat ve istihdama odaklanan gerçek dal, finansmana erişim sorunu yaşıyor. İstanbul Sanayi Odası (İSO) Lideri Erdal Bahçıvan, endüstricinin küresel iktisattaki tüm problemlere karşın üzerine düşeni yaptığını fakat buna karşın bankalardan finansmana erişimde kâfi dayanak bulamadığını lisana getirdi. İSO Meclisi’nin ocak ayı toplantısında konuşan Bahçıvan, “Reel bölümü adeta yıldırma noktasına getiren kredi prosedürleri bitmek bilmiyor ve kredinin faal hale gelmesi de bir türlü gerçekleşemiyor. Bu iki tarafı da bir çok yordu” dedi.
KREDİLER GERİLİYOR GEREKSİNİM VAR
Odakule Fazıl Zobu meclis salonunda gerçekleşen toplantının ana gündemini “Katma Bedelli Üretim, Teknoloji Ağır Sanayi ve kuvvetli Bir Ekonomik Gelecek için Nitelikli, Sürdürülebilir, Ulaşılabilir Finansmanın Ehemmiyetine Odaklanmak” konusu oluşturdu. Türkiye Bankalar Birliği İdare Konseyi Lideri Alpaslan Çakar’ın konuk olarak sunum yaptığı görüşmede Erdal Bahçıvan, endüstricinin finans kesimiyle ilgili zahmetlerini lisana getirdi.
Açılış konuşmasında krediye bağımlılığın endüstrici için uzun vadede epeyce değerli bir yapısal sorun olduğunu söyleyen Bahçıvan, şöyleki devam etti: “Ülke iktisadının 250 milyar doları aşmasında ana rol üstüne alan, istihdamı artıran sanayi dalı tüm dünyada taşların yerinden oynadığı 2022’de üzerine düşeni ziyadesiyle yerine getirdi. Buna karşılık finansmana erişimde hala kâfi takviyesi bulmakta zorlanıyor. İSO olarak Türkiye İktisat Modeli ve liralaşma stratejisi çerçevesinde kredilerin hedefine uygun kullandırılması prensibini destekliyoruz. Finans bölümü ile gerçek dalın birbirleriyle sağlıklı bir eşgüdüm ortasında çalışması fazlaca değerli. Lakin, son devirde devreye alınan biroldukça önlem öngörülemezliğe yol açtı ve hem gerçek dal birebir vakitte bankacılık kesimi açısından yorucu bir hal aldı.”
Bankacılıkta kurul ismi altında uygulanmakta olan endirekt faizlere de dikkat çeken Bahçıvan, tabela faizlerinin komite ismi altındaki uygulamalarla artırılmasının gerçek kesimde önemli rahatsızlık yarattığını söz etti.
‘KREDİYE BAĞIMLILIK YAPISAL SORUN’
Bahçıvan, uzun vadede iktisadın krediye bağımlılığının kıymetli bir yapısal sorun olduğunu belirtti. Bu duruma tahlil önerisi olarak da şunları söylemiş oldu: “Türkiye iktisadı kredi arzının arttığı şartlarda hızlanan, kredi akışı yavaşladığında duran yapıdan çıkmalıdır. Bu bağlamda, şirketlerimizin sermaye yapısını ölçek iktisadı kanalıyla güçlendirmek açısından birleşme ve satın almaları özendirici siyasetlerin değerli olduğuna inanıyoruz. Benzeri biçimde, finansmanda araç çeşitliliğini artırmak ve endüstrimizin bankacılık sistemine bağımlılığını azaltmak günümüzde fazlaca temel bir muhtaçlık. Bunun için sermaye piyasalarından daha fazla yararlanmayı sağlayacak, finansal derinliği güçlendirecek adımların da kritik olduğu görüşündeyiz.”
KREDİLER GERİLİYOR GEREKSİNİM VAR
Odakule Fazıl Zobu meclis salonunda gerçekleşen toplantının ana gündemini “Katma Bedelli Üretim, Teknoloji Ağır Sanayi ve kuvvetli Bir Ekonomik Gelecek için Nitelikli, Sürdürülebilir, Ulaşılabilir Finansmanın Ehemmiyetine Odaklanmak” konusu oluşturdu. Türkiye Bankalar Birliği İdare Konseyi Lideri Alpaslan Çakar’ın konuk olarak sunum yaptığı görüşmede Erdal Bahçıvan, endüstricinin finans kesimiyle ilgili zahmetlerini lisana getirdi.
Açılış konuşmasında krediye bağımlılığın endüstrici için uzun vadede epeyce değerli bir yapısal sorun olduğunu söyleyen Bahçıvan, şöyleki devam etti: “Ülke iktisadının 250 milyar doları aşmasında ana rol üstüne alan, istihdamı artıran sanayi dalı tüm dünyada taşların yerinden oynadığı 2022’de üzerine düşeni ziyadesiyle yerine getirdi. Buna karşılık finansmana erişimde hala kâfi takviyesi bulmakta zorlanıyor. İSO olarak Türkiye İktisat Modeli ve liralaşma stratejisi çerçevesinde kredilerin hedefine uygun kullandırılması prensibini destekliyoruz. Finans bölümü ile gerçek dalın birbirleriyle sağlıklı bir eşgüdüm ortasında çalışması fazlaca değerli. Lakin, son devirde devreye alınan biroldukça önlem öngörülemezliğe yol açtı ve hem gerçek dal birebir vakitte bankacılık kesimi açısından yorucu bir hal aldı.”
Bankacılıkta kurul ismi altında uygulanmakta olan endirekt faizlere de dikkat çeken Bahçıvan, tabela faizlerinin komite ismi altındaki uygulamalarla artırılmasının gerçek kesimde önemli rahatsızlık yarattığını söz etti.
‘KREDİYE BAĞIMLILIK YAPISAL SORUN’
Bahçıvan, uzun vadede iktisadın krediye bağımlılığının kıymetli bir yapısal sorun olduğunu belirtti. Bu duruma tahlil önerisi olarak da şunları söylemiş oldu: “Türkiye iktisadı kredi arzının arttığı şartlarda hızlanan, kredi akışı yavaşladığında duran yapıdan çıkmalıdır. Bu bağlamda, şirketlerimizin sermaye yapısını ölçek iktisadı kanalıyla güçlendirmek açısından birleşme ve satın almaları özendirici siyasetlerin değerli olduğuna inanıyoruz. Benzeri biçimde, finansmanda araç çeşitliliğini artırmak ve endüstrimizin bankacılık sistemine bağımlılığını azaltmak günümüzde fazlaca temel bir muhtaçlık. Bunun için sermaye piyasalarından daha fazla yararlanmayı sağlayacak, finansal derinliği güçlendirecek adımların da kritik olduğu görüşündeyiz.”