bencede
New member
Dünya gazetesi müellifi Alaattin Aktaş, “Bu “liralaşma” değil, “dolarlaşma” başlıklı yazısında” Başımızda büyük bir bela var. Dünyanın kıskandığı buluş olarak lanse edilen kur muhafazalı mevduat. Bu hesabı açtıranlara bütçeden ve Merkez Bankası’ndan aktarılan kaynak bir yana asıl felaket uygulama bittiğinde yaşanacak. Bunu tekraren yazdık” tabirine yer verdi.
Aktaş’ın yazısı özetle şöyleki:
“Kur muhafazalı mevduat, döviz artmasın diye başvurulan bir uygulama ve atılan öbür adımlarla bir arada bu uygulamaya “liralaşma” ismi uygun görüldü. Yeterli de bu uygulama aslında tam karşıtı… Bu uygulama görünürde TL tutmayı teşvik ediyor üzereyse de geçmişte TL cinsi tasarruf edenleri de dövizin getirisine alıştırdı. “Liralaşma” oldu aslında “dolarlaşma”…
İyi hoş de, şu soruya bir türlü karşılık bulamıyoruz: “Bu uygulama bittiğinde ne olacak?”
BDDK datalarına nazaran kur muhafazalı mevduat hesabının toplamı 2 Eylül prestijiyle 1 trilyon 308 milyar lira. Kimi detayların artık verilmediğini, dataların karartıldığını hatırlatalım.
KKM hesabının vadesini bilmiyoruz; lakin iddia çok kolay, bilhassa gerçek şahıslar tartıyla üç ay vadeyi tercih ediyor. Bu hesapların ne kadarının direkt TL cinsinden açtırıldığını, ne kadarının DTH dönüşümü yoluyla oluşturulduğunu başlangıçta biliyorduk, sonrasındasında bu bilgi açıklanmaz oldu.
Ama iddialar toplam hesapta TL ve döviz cinsi meblağın kabaca yarı yarıya olduğu tarafında.
(…) yıllar yılı TL tasarruf etmekteyken kur muhafazalı hesaba geçenler de dövizin tadını aldı. Bu hesap sahipleri parayı yatırırken bankanın verdiği faize hiç bakmıyor artık. Dikkatler tümüyle dövizin getirisinde, zira faiz kaç olursa olsun döviz artışı kadar getiri elde ediliyor. Adeta temiz masum TL’de duranlar, dövize itilmiş oldu.
Şimdi olağanda TL tasarruf ederken KKM’ye geçip dövizin bu cazip getirisine alışanlar ellerine geçecek 650 milyarla enflasyonun epeyce altında getirisi olan TL mevduata mı döner, yoksa dövize mi yönelir? Cevabı belirli olan bir soru değil mi…
ötürüsıyla kur muhafazalı mevduat uygulaması bugün bitse ve meblağ 1.3 trilyon lira olsa bile Türkiye bir anda bu kadar döviz talebiyle yüz yüze gelecek demektir.
(…) Vatandaş kur muhafazalı mevduat hesabı açtırırken ya da hesabını yenilerken bankanın faizine neredeyse hiç bakmıyor. Zira kur artışı faizin altında kalmıyor ki bu oran ehemmiyet taşısın. Kur artışı daima daha fazla ve faizle kur artışı içindeki fark nasıl olsa Hazine tarafınca ödeniyor. Olan Hazine’ye, ötürüsıyla KKM hesabı açtırmayanlara oluyor.”
Aktaş’ın yazısı özetle şöyleki:
“Kur muhafazalı mevduat, döviz artmasın diye başvurulan bir uygulama ve atılan öbür adımlarla bir arada bu uygulamaya “liralaşma” ismi uygun görüldü. Yeterli de bu uygulama aslında tam karşıtı… Bu uygulama görünürde TL tutmayı teşvik ediyor üzereyse de geçmişte TL cinsi tasarruf edenleri de dövizin getirisine alıştırdı. “Liralaşma” oldu aslında “dolarlaşma”…
İyi hoş de, şu soruya bir türlü karşılık bulamıyoruz: “Bu uygulama bittiğinde ne olacak?”
BDDK datalarına nazaran kur muhafazalı mevduat hesabının toplamı 2 Eylül prestijiyle 1 trilyon 308 milyar lira. Kimi detayların artık verilmediğini, dataların karartıldığını hatırlatalım.
KKM hesabının vadesini bilmiyoruz; lakin iddia çok kolay, bilhassa gerçek şahıslar tartıyla üç ay vadeyi tercih ediyor. Bu hesapların ne kadarının direkt TL cinsinden açtırıldığını, ne kadarının DTH dönüşümü yoluyla oluşturulduğunu başlangıçta biliyorduk, sonrasındasında bu bilgi açıklanmaz oldu.
Ama iddialar toplam hesapta TL ve döviz cinsi meblağın kabaca yarı yarıya olduğu tarafında.
(…) yıllar yılı TL tasarruf etmekteyken kur muhafazalı hesaba geçenler de dövizin tadını aldı. Bu hesap sahipleri parayı yatırırken bankanın verdiği faize hiç bakmıyor artık. Dikkatler tümüyle dövizin getirisinde, zira faiz kaç olursa olsun döviz artışı kadar getiri elde ediliyor. Adeta temiz masum TL’de duranlar, dövize itilmiş oldu.
Şimdi olağanda TL tasarruf ederken KKM’ye geçip dövizin bu cazip getirisine alışanlar ellerine geçecek 650 milyarla enflasyonun epeyce altında getirisi olan TL mevduata mı döner, yoksa dövize mi yönelir? Cevabı belirli olan bir soru değil mi…
ötürüsıyla kur muhafazalı mevduat uygulaması bugün bitse ve meblağ 1.3 trilyon lira olsa bile Türkiye bir anda bu kadar döviz talebiyle yüz yüze gelecek demektir.
(…) Vatandaş kur muhafazalı mevduat hesabı açtırırken ya da hesabını yenilerken bankanın faizine neredeyse hiç bakmıyor. Zira kur artışı faizin altında kalmıyor ki bu oran ehemmiyet taşısın. Kur artışı daima daha fazla ve faizle kur artışı içindeki fark nasıl olsa Hazine tarafınca ödeniyor. Olan Hazine’ye, ötürüsıyla KKM hesabı açtırmayanlara oluyor.”